Maşallah, iki aydan fazla olmuş, birşey yazmamışız. Eski hevesimiz kalmamış demek.
TV'de türban-anayasa mahkemesi kararı konuşuluyor, iki ay bu devam eder, sonra parti kapatılır, dur bakalım memleket nereye gidecek...? Her iki tarafın iktidar kavgası insanımıza neler çektirecek merak ediyorum. Şerif Mardin'in geçenlerde söylediği "öğretmen imama yenildi" sözü es geçildi gibi fakat içinde derin mesajlar var aslında..
Bu aralar kitaplardan da uzak kaldık, üzerimizde bir ağırlık var ki, sorma gitsin...
Baharın insana verdiği canlılıktan eser yok üzerimizde...
Oğlumuz büyüyor, Zeynep'den sonra bebek kokusunu unutmuştuk, ne de güzelmiş..
İstanbuldayız bir haftadır, harala gürele giden bir hayata şahit oluyoruz, trafikte,işte... Oysa sükunet arıyor gözler, gözlerim. Burda yaşayan insanların çoğu sessizliği özlemiştir gibi geliyor. Bu gürültü, bu patırtı...nereye kadar. Hayat gelip geçiyor, acılar sevinçler içinde bir döngü. Bunun sonu nereye?? Oysa biz kemale ermek için gelmedik mi bu dünyaya, asıl amacımızı unutarak kısırdöngüler içinde bir yaşam sürüyoruz..Okulu bitir, işe gir, evlen, çoluk çocuğa karış, emekli ol.....eee sonra, sonra ne olacak?
Sonrası ayrılık....
Soru sormak yaşamaktır. Hayatın anlamı 8-5 (en iyi ihtimal, 8-8 en yaygını) mesai ve evlilikten sonra ortaya çıkar. Kişi hala kafasını kaldırabiliyorsa etrafa bakma ihtimali vardır.
YanıtlaSilRabbim bebeğe hayırlı ömür versin.
Önce hoşgeldiniz..
YanıtlaSilAnkara'da 8-6 oluyor fakat burda 8-8 iyi sayılıyor:)
O saaten sonra her zaman kafamızı dik tutamıyoruz ama kısmen başarıyoruz.