Uzun süredir buraya uğramıyordum, arasıra bakıyor çıkıyordum, fakat gazetede blogspot erişiminin engellendiğini okuyunca baktım gerçekten giremiyorum. DNS ayarlarıyla uğraşmadım, açılmasını bekledim. Önceden youtube kapalıyken pek etkilenmemiştim,zira hiç girmiyordum fakat sözkonusu blogspot olunca işler biraz farklı oldu, neyse ki, açıldı.
İş hayatındaki gelişmeler insanı-ister istemez- etkiliyor. Her ne kadar kitaplarda, evinize girmeden kapıda günün stresini bırakın dense de, bu pek mümkün görünmüyor. Bu aralar dalgalanmalar yaşıyorum, yakında deniz durulur inşallah. Daha önce uykusuzluk problemi nedir bilmezdim, o da uğradı semtimize.
Geçen hafta izinliydim, evde oğlumla beraberdim, biraz kitaplara baktım, Amak-ı Hayal'i okuyayım dedim, bir süre sonra sıkıldım bıraktım. Bu aralar kitapçıya uğrayıp yenilere bakmam lazım, tazelenmek adına.
Bu aralar kısa filmlere taktım, çok fazla örnek izleyemedim, aslında izlemem gerekiyor, fakat işin mutfağını merak ediyorum. Ankara'da seminer veren bir yer var ama başlamışlar, bir daha eylülde başlıyor, o zaman kursa katılacağım. Kısa filmde en önemli şey hikayenin çok iyi olması. Normalde film izlerken hep kamera arkasını düşünüyor, bu nasıl olmuş-nasıl çekilmiş vs diye kafamda kurguluyordum. Bakalım inşallah başlarım.
Bu yazı da kısa film gibi kısa olsun, vesselam...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder